Bir Japon
İstanbul'da geçirdiği bir haftanın sonunda fikri sorulduğunda şunları söylüyör:
Türkler'in evine gittiğinizde
tanımasalar da buyur ediyorlar.
Siz oturmadan kimse oturmuyor. Siz sofraya geçmeden kimse geçmiyor.
En iyi yere sizi oturtuyorlar.
Siz yemeğe başlamadan kimse başlamıyor.
Zorla her yemekten tattırıyorlar.
Siz kalkmadan kimse
evin çocuğu bile sofradan kalkmıyor.
Çay
kahve
meyve
ikram bitmiyor.
Herkes sizi rahat ettirmek için uğraşıyor.
Kumandayı elinize veriyorlar.
Sırtınıza
altınıza yastık konuyor.
Yorgunluktan ölseler bile siz kalkmadan kimse gidip yatmıyor.
Gitmeye yeltendiğinizde bu kez bırakmıyorlar.
Yataklarını veriyorlar
kendileri kanepede
koltukta yatıyorlar.
************ ****
Sonra evden çıkıyorsunuz aynı adamlar 180 derece değişiveriyor.
Herkes arabasını üstünüze sürüyor.
Arabanın burnunu çıkarmazsanız kimse yol vermiyor.
Kornalar
küfürler
şerit değiştirmek bile mümkün değil.
Yayaysanız ışık olmayan bir geçitten mümkünü yok geçemezsiniz.
Evde öyle
arabada böyle
nasıl oluyor? Bu işi çözemedim!