Altinkafes
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Altinkafes

tema ve ps calismalari
 
AnasayfaKapıLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün!

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
mehmet resat
supermod
supermod
mehmet resat


Mesaj Sayısı : 1000
Yaş : 72
Kayıt tarihi : 06/03/12

En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün! Empty
MesajKonu: En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün!   En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün! Icon_minitimeSalı Ocak 15 2013, 13:44

En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün!




Eshâb-ı
kiramın meşhûrlarından ve büyüklerinden olan Ebû Zer Gıfârî hazretleri,
dünyâya hiç değer vermez, son derece kanaatkâr, fakîr ve yalnız
yaşardı. Peygamber efendimiz bu sebeple ona “Mesîh-ül-islâm” lakabını
vermiş ve; (Benim ümmetimde Ebû Zer, Meryem oğlu Îsâ’nın zühdüne
sahiptir. Bu fıtrat üzere yaratılmıştır) buyurmuştur.
Resûlullah
efendimize tam bağlı idi. Onun sevdiğini sever, beğendiğini beğenir,
sevmediğini sevmez ve beğenmediğini de beğenmezdi. İslâmiyetle
şereflendikten sonra, kendi kabilesi olan Gıfâr kabilesine İslâmiyeti
anlatmakla vazifelendirilmişti. Bir gün kabilesine Allahü teâlânın bir,
Muhammed aleyhisselâmın Onun Resûlü ve bildirdiklerinin hak olduğunu
anlatır. Sonra da, kabilesine, tapmakta oldukları putların bâtıl, boş ve
mânâsız olduğunu söyler. Kendisini dinleyen kalabalıktan bir kısmı;
-Olamaz diye bağrışmaya başlar. Fakat bu sırada kabilenin reîsi Haffaf, bağıranları susturur ve;
-Durun dinleyelim bakalım ne anlatacak der. Bunun üzerine Ebû Zer Gıfârî hazretleri şöyle devam eder:
-Ben
Müslüman olmadan önce bir gün Nûhem putunun yanına gidip, önüne süt
koymuştum. Bir de baktım ki, bir köpek yaklaşıp, sütü içiverdi. Sonra da
putun üzerine pisledi. Görüyorsunuz ki put, köpeğin üzerini
kirletmesine mani olacak güçte bile olmayan bir taş parçası. Taptığınız
şeye bakın! Köpeğin bile hakaret ettiği puta tapmak hoşunuza gidiyorsa
buna çok şaşılır. İşte sizin taptığınız mâbudun hâli budur!..
ONLARA İSLAMİYETİ ANLATIR
Bu sözleri dinleyen herkes, başlarını önlerine eğerek düşüncelere dalar. Nihayet içlerinden birisi;
-Peki
senin bahsettiğin Peygamber neyi bildiriyor. Onun doğru söylediğini
nasıl anladın, diye sorar. Bunun üzerine Ebû Zer Gıfârî hazretleri
yüksek sesle kalabalığa hitaben buyurur ki:
-O Peygamber, Allahü
teâlânın bir olduğunu, Ondan başka ilâh olmadığını, her şeyi yaratanın
ve her şeyin mâlikinin, sahibinin O olduğunu bildiriyor. İnsanları
Allahü teâlâya îmân etmeye çağırıyor. İyiliğe, güzel ahlâka ve
yardımlaşmaya dâvet ediyor. Kız çocuklarını diri diri gömmenin ve
yaptığınız diğer her türlü kötülüğün, haksızlığın, zulmün çirkinliğini
ve bunlardan sakınmayı bildiriyor.
Bu sözlerin ardından Ebû Zer
Gıfârî hazretleri, İslâmiyeti uzun uzun açıklar. Kabilesinin içinde
bulunduğu sapıklığı bir bir sayıp, bunların zararlarını ve çirkinliğini
gayet açık bir şekilde anlatır. Onu dinleyenler arasında bulunan başta
kabile reîsi Haffaf, kendi kardeşi Üneys olmak üzere çok kimse Müslüman
olur. Diğerleri ise daha sonra Peygamber efendimizi görerek Müslümanlığı
kabûl ederler. Ebû Zer Gıfârî hazretleri, Resûlullah efendimizin
zamanında dinde fetvâ verenlerden birisi idi. İlmin kapısı olarak
vasıflandırılan hazreti Ali; “Ebû Zer ilimde bir deryâdır, insanların
anlamaktan âciz olduğu çok ilmi biliyordu” buyurmuştur.
Ebû Zer Gıfârî hazretleri buyuruyor ki:
“Günün
deven gibidir. Başını tutarsan, yahut bağlarsan, bedeni sana tâbi olur.
Yani sabahleyin tâat, ibâdet ve bir hayır işlersen, günün sonu da öyle
gelir.
Şüphesiz malının iki ortağı vardır. Biri semâvî âfetler,
diğeri de vârislerdir. Şu hâlde eğer malından nasîbi en az olan kimse
olmak istemiyorsan ve buna gücün yetiyorsa, Allahü teâlânın yolunda sarf
et.
Bir günlük nafakaya râzı ol. Hayırlı işleri kaçırmaktan kork ve sakın. Dünyân oruç, iftarın ölüm olsun.
Fakr yani ihtiyâç hâli, benim için zenginlikten ve hastalık da sıhhatli olmaktan daha sevgilidir.
İnsan ne kadar dünyâ malı toplarsa, o kadar dünyâya düşkün olur.
Yalnızlık, kötü arkadaşla bulunmaktan iyidir, iyi arkadaşla beraber olmak da yalnızlıkdan iyidir.”
“KABRE KONDUĞUNUZ GÜN!..”
Netice
olarak, Peygamber efendimizin mübârek elini öpmek saâdetine de kavuşan
Ebû Zer Gıfârî hazretleri, Resûlullah efendimize bi’at ederken; “Hak
teâlânın yolunda hiçbir kötüleyicinin kötülemesine aldanmayacağına, ne
kadar acı olursa olsun dâima doğru sözlü olacağına” söz vermiş ve
ömrünün sonuna kadar hep böyle kalmıştır. Bu husûsta Resûlullah
efendimizin; (Dünyaya Ebû Zer’den daha sâdık kimse gelmedi) iltifatına
mazhar olmuştur. İnsanlara nasihat olarak da sık sık; “En garip ve en
çok muhtaç olduğunuz gün, kabre konduğunuz gündür” buyururdu.
----------
Osman Ünlü
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.asiluydu.com
Burcucan59
supermod
supermod
Burcucan59


Mesaj Sayısı : 966
Yaş : 41
Nerden : Almanya
Kayıt tarihi : 17/01/10

En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün! Empty
MesajKonu: Geri: En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün!   En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün! Icon_minitimePerş. Ocak 17 2013, 20:58

paylasim icin tsklr abimm emegine saglikk...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
En Garip ve En Muhtaç Olduğunuz Gün!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» su kadar muhtac

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Altinkafes :: Biyografi :: Dinimiz-biografi-
Buraya geçin:  
forum kurmak | Sanat, Kültür ve Hobiler | Başka... | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar